29 Ağustos 2009 Cumartesi

Sapanca Gölü Turu / 29.08.2009

Gölcük yönünden Yuvacık'a doğru ilerlerken dünya turu yapan
bir Alman bisikletçi ile karşılaşıyoruz. Yüklü halde 70 kg. olan
bisikletiyle Güney Afrika'ya doğru gidiyormuş. :)

Bir hafta önce Kartepe'ye tırmanıldığı için, görüntü alanımıza
Kartepe girince sohbet Kartepe hakkında oluyor.

Sapanca Gölü'nün güneyinden başladığımız turda,
Maşukiye'den sonra bir süre İzmit Sapanca yolundan ilerliyoruz.
Trafik çok yoğun değilse de biz patikalara sapıyoruz ve kendimizi
bir anda ormanın içinde buluyoruz.





Göl kenarına ulaşınca mola veriyoruz.

Piknik yerindeki köpecik yalnızlıktan sıkılmış:



Bahçe bitkileri üretim merkezinde limoni serviler

Sapanca'dayız:

Hava çok durgun, esinti yok. Doğal olarak göl yüzeyi sakin, yosunlu kayalar sanki suyun dışında gibi.


Çok sayıda su yılanı gördük:



Kent Ormanı'na başka bir turda gireriz artık

Gölün doğusuna ulaşınca ana yoldan ayrılıp kestirme bir patikaya giriyoruz


Yanlış patikadan ilerleyince yol bitti

Neyse doğru yolu bulduk..

Hatta böğürtlenleri de..

Aşağıdereköy


Uzuntarla'da D100'den ayrılıyoruz

Haritamız

23 Ağustos 2009 Pazar

Kartepe-Kuzuyayla Gezisi / 22.8.2009


22 Ağustos günü Cengiz ile birlikte İzmit'e giderek
Coşkun hoca ve Volkan ile buluşuyoruz. Hedef Kartepe ama
Cengiz ve benim kondisyonlarımız yeterince iyi değil.
"Çıkabildiğimiz kadar çıkarız" düsturuyla hareket ediyoruz.
Kartepe'ye kadar 30 kmlik düz bir yolumuz var.




Yolun başında Volkan'ın lastiği patlıyor



Lastik tamiri sürerken mahhallenin güzelleriyle tanışıyoruz


Tırmanmaya başlıyoruz ama Cengiz ve ben çok düşünceliyiz :)




Yükseldikçe manzara güzelleşiyor






Kartepe'ye yol boyunca yapılan tesislerin
ahşap olma zorunluluğu çok güzel.
Memlekette iyi şeyler de oluyor :)



Sapanca Gölü



İlginç bir isim: "Ayrı Gezegen" Mesire Alanı.
1 km. içeride olduğu için başka bir sefere ziyaret ederiz artık.



Ne zaman dikleşecek bu rampalar?





Öğle yemeğini atıştırıyoruz. Yeni bir plan yapıyoruz.
Coşkun hoca ve Volkan önden gittiler.
Cengiz ve ben yavaş yavaş tırmanacağız, çünkü gücümüz
azaldı, ne kadar daha devam edebiliriz bilmiyoruz.

Kuzuluk Mesire Yeri- Otel sapağına ulaştık.


Yorgunluktan iki büklüm olan Cengiz'i düzeltip fotoğrafını çekiyorum :)))


Kapıdaki görevli 1400 mt. rakımda olduğumuzu mesire yerinin
ise 1500 mt. rakımda olduğunu yolun ise bozuk olduğunu söylüyor.
"Buraya kadar geldik bari mesire yerine ulaşalım"

Mıcırda tur bisikletimle slick lastiklerimle kaya kaya ilerliyorum


Ee vallahi işte mesire alanına ulaştık.




Vericilere devam etmek gibi bir niyetimiz yok.
Yaklaşık bir yıldır süren bisiklet tarihimizde
1500 mt.ye tırmanmak bizim için bir rekor oldu.
(rakım bilgimiz yanlış ise lütfen düzeltmeyin :) )
Biraz dinleniyoruz. Coşkun hocayla telefonda görüşüp
onların vericide olduklarını öğreniyoruz.
Biz dönüşe geçiyoruz. nasıl olsa onlar bizi inişte yakalar.

İnişten iki kare




Bizimkiler yetişti


Turumuz bitti. Cengiz'le bisikletlerimizi arabaya yükleyip
arkadaşlarımıza teşekkür edip vedalaşıyoruz.
İzmit'ten ayrılırken gün batıyor.